Archive August 29, 2012

Mayıs bütçesi olumlu

Mayıs ayında bütçe gerçekleşmeleri olumlu seyretti. Faiz dışı denge 7 milyar TL, toplam bütçe dengesi de da 4.6 milyar TL fazla verdi. Bu fazlalarla ilk beş ayda faiz dışı denge, geçen sene 20 milyar TL’sından  24 milyar TL’sına yükseldi. İlk beş ayda toplam bütçe açığı ise hemen hemen sıfırlandı (432 milyon TL).

Mayıs ayında büyük bir bütçe fazlası verilmesinde en önemli itici güç faiz harcamalarındaki düşüş oldu. İlk dört ayda faiz harcamaları bu yıl geçen seneye göre beş milyar TL’sının üzerinde artarak 22 milyar dolara yükselmişti. Mayıs ayında faiz harcamaları geçen yıla göre 1.5 milyar doların üzerinde (yüzde 40) düştü.

Faiz hariç giderler, mayıs ayında reel olarak yüzde 9 civarında yükseldi. Bu önemli bir artış oranı ve gelirlerin artış oranının üzerinde. Bu artışın ana belirleyicisi yine sosyal güvenlik açığı oldu. Sosyal güvenlik açığı, sosyal güvenlik sisteminin kendi kendisine yeter kaynağı üretememesi sebebiyle devlet bütçesinden sağlanan “yama” manasına geliyor. Read More

Türkiye’nin özeleştirme tecrübesi

Türkiye 1980’lerin ortasından itibaren özelleştirme yapıyor. Bunların özeti, Necati Doğan tarafından yazılarak Özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından yayınlanan “Türkiye’de ve Dünyada Özelleştirme Uygulamaları ve Özelleştirme Fonu’nun Kaynak ve Kullanımları” isimli kitapta sunulmuş. Bu kitaptan faydalanarak ülkemizin özelleştirme tecrübesinin mali boyutunun özetine bakalım.

1986-2003 yılları arasından 8 milyar dolarlık özelleştirme işlemi gerçekleştirilirken, özelleştirme uygulamalarının hızlanmasıyla 2003-2011 döneminde yaklaşık 35 milyar dolarlık bir özelleştirme geliri elde edildi. Böylece, 1980’lerin ikinci yarısında başlayan özelleştirmelerde toplam 43 milyon dolarlık özelleştirme geliri elde edildi.
Bu dönemde 3 bin 530 taşınmaz, 201 tesis ve işletme, 17 liman özelleştirildi. Bu özelleştirmelerin hepsinde mülkiyetin özel sektöre devredilmediğinin de altını çizelim. Örneğin liman özelleştirmelerinde mülkiyet devlette kalıyor. Sadece işletme hakkı devrediliyor. Read More

“Normalizasyon” süreci devam ediyor

Türk ekonomisi gerekli bir “normalizasyon” sürecinin içinde. 2009 sonrası iç talep bazlı büyüme ve bunun beraberinde getirdiği cari denge ve aşırı hızlı finansal genişleme riskinden, ıç talep ile dış talebin daha dengeli seyrettiği bir büyüme modeline geçiyor. Bu geçişin yurt dışında -özellikle Avrupa’da- büyük bir krizle eş zamanlı olması durumu karmaşık ve zor hale getiriyor. Ancak, bu geçişin daha fazla gecikmeden gerçekleşmesi gerekiyordu. Dolayısıyla zor olsa da sağlıklı bir durum ile karşı karşıyayız. Read More

İhracat 500 milyar doları yakalar mı?

Türkiye 2023 yılında 500 milyar dolar ihracat rakamını tutturabilir mi? Değişik ortamlarda bu soruyla karşılaşıyorum. Cevap daha ciddi bir çalışma gerektiriyor ancak burada, Amerikalıların zarfın arkasında yapılan hesaplar bizde de “bakkal hesapları” dedikleri türden hesaplar yapalım.
Türkiye’nin ihracatı 2002 ile 2011 yılları arasında dolar bazında yılda ortalama yüzde 14,8 büyümüş. Bu hızda bir büyüme ihracatı hemen hemen beş yılda iki katına çıkartıyor. Nitekim bu dönemde Türkiye’nin Merkez Bankası (fob) rakamlarıyla ihracatı 41 milyar dolardan 141 milyar dolara yükseldi.
Ancak 2008’den itibaren yavaşlama ve 2009 yılında da gerileme var ihracatta. Nitekim, 2002-8 döneminde ihracatın yıllık ortalama büyüme hızı yüzde 22’nin üzerindeydi. 2009 yılında ihracat düştü. 2010 ve 2011 yıllarında ise sırasıyla yüzde 13i5 ve 19,2 oranında arttı. Read More