Cari açık ve dış ticaret rakamları

Cari açık ve dış ticaret rakamları

16.09.2013, Murat Yülek, Dünya
Temmuz ayı cari açık rakamı geçen hafta 5.8 milyar dolar olarak açıklandı. Önemli olan temel eğilimlerin (özellikle dış ticaret rakamları) tartışılması iken, beklenenin biraz üzerinde gelen rakamlar, “net hata ve noksan,” yani istatistiki hata üzerinden tartışıldı. Bu “net hata noksan” tartışmaları, genellikle siyasi amaçla yapılmaları ve tartışanların dış denge istatistiklerinin nasıl hazırlandığı konusunda fikri olmaması sebebiyle doğru mecraından kayıyor.

Bu köşede daha onceleri de üzerinde duruldu; net hata noksan kaleminin yüksek çıkmasının siyasi malzeme yapılabilmesi dışında hiç bir önemi yok. Önemli olan uzun vadeli ticaret rakamlarındaki eğilimler. Net hata noksan kalemi, Amerika Birleşik Devletleri gibi, Türkiye’ye göre nispeten daha kayıt içinde olan ekonomilerde de olur; adı üzerinde istatistiki hata. Merak ediyorsanız; 2012 ilk çeyreğinde ABD ödemeler dengesi rakamlarındaki istatistiki hata eksi 143 milyar dolar idi. Sonraki çeyrekte artı 92 milyar dolar oldu.

Dedik ya; net hata noksan üzerine zaman harcamanın bir manası yok. Bu kalemler neden ortaya çıkar sebepleri belli. Biz asıl konuya dış ticaretimizdeki trendlere gelelim. Zira cari açık büyük ölçüde dış ticaret tarafından belirleniyor.

Dış ticaret dengesi 2008 sonrasında gerilemişti. Sonrasında iç talebin hızlı yükselişi ve kurdaki değerlenme neticesinde hızla kötüleşmeye döndü. Her iki faktörün tersine hareket etmesiyle 2011 ortalarından itibaren bu kez ticaret dengesi düzelme yönünde hareket etti. Sonrasında, iç talep yavaşlasa da reel kurdaki değerlenmeye paralel olarak tekrar kötüleşti. Bu arada, Türkiye 2011 yılında net altın ithalatı yaptı. Bu depolar 2012 yılında ihracata yönlendirildi. 2013’de ise Türkiye tekrar net altın ithalatı yapıyor.

Bizim için kısa vadede en önemli değişken altın ve enerji dışı ithalat. Bu rakam bir taraftan iç ekonominin ihtiyaçlarının ne kadarını ithalatla karşılandığı, diğer yandan ise ihracatın ithalata ne kadar bağımlı olduğu değişkenleri tarafından belirleniyor. Her ikisi de “kısa vadeli” değişkenler. Uzun vadede bu değişkenlerin yönü, ekonomi politikaları tarafından belirleniyor. Başarılı ekonomi politikaları, hem iç talebin hem de ihracatın ithalata bağımlılığını makul düzeylere indiriyor. Bu bağımlılığı sıfıra indirmek işinize gelmez; ancak orta vadede sağlıklı bir ticaret dengesi patikası oluşturursanız, net ihracatınız artıya döner ve net dış yatırım pozisyonu denilen şey (ülkenin yurt dışındaki net varlık pozisyonu) düzelir.

 

Altın ve enerji dışı ithalat ve ihracata baktığımız zaman, son aylarda ihracatın büyüme hızının ithalatınkinden hafif yukarıda seyrettiğini görüyoruz. Ancak ithalatın bazı ihracattan daha büyük olduğu için dış ticaret dengesinde iyileşme sağlanmıyor. Eğer büyüme olması gereken daha yüksek seviyelerde olsa dış denge daha da kötüleşecekti. Bu durumun sebebi reel kurlardaki aşırı değerlilik. Son aylarda reel kurun düşmesinin olumlu etkilerini önümüzdeki aylarda göreceğiz. Tabi kurlar yeniden değer kazanırsa bu süreç yine duracak.

 

Comments are closed.